Çalışma Saatlerimiz

Pazartesi: 09.00 - 18.30
Salı: 09.00 - 18.00
Çarşamba: 09.00 - 18.00
Perşembe: 09.00 - 18.00
Cuma: 09.00 - 18.00
Cumartesi: -
Pazar: -
Bize Danışın!

Hakimin Sözleşmeye Müdahalesi

Hakimin Sözleşmeye Müdahalesi

Hakimin Sözleşmeye Müdahalesi
-
Küresel salgınla gelen ekonomik zorluk neticesinde sınırlı faaliyet gösterebilen bir çok kafe ve restorant mevcut kira sözleşmeleri kapsamında aşırı ifa güçlüğüne düşmüştür. Bu doğrultuda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Madde 138 ‘Aşırı İfa Güçlüğü’nden bahsedebiliriz. İşbu madde, “ Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülemeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hakimden sözleşmesinin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir.” Şeklinde düzenlenmiştir. Böylece, uyarlamanın koşulları gerçekleşmişse kiracı, hakimden sözleşmenin yeni koronavirüs koşullarına göre uyarlanmasını talep edebilir. İşbu talep hakkında Bursa BAM 4. Hukuk Dairesi 2021/58 E. ve 2021/75 K. 21/01/2021 tarihli kararında:

“Genel olarak sözleşmelerde ‘Ahde Vefa İlkesi’ geçerlidir ancak sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmesi beklenemeyen olağanüstü bir durumun ortaya çıkması halinde sözleşmeye bağlılık ilkesinin sıkı bir şekilde uygulanması hakkaniyete aykırı olacağından hakimin sözleşmeye müdahalesi ve yeni koşullara uyarlanması mümkündür” yönünde karar vermiştir.

Sözleşmenin salgın koşullarına göre uyarlanması talebiyle birlikte hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden endişe edilmesi halinde sözleşme konusu uyuşmazlık hakkında ihtiyati tedbir kararı talep edilebilir. Şöyle ki, ihtiyati tedbir talep edilmemesi halinde kiracının mevcut kirasını ödeyemeyeceği ve temerrüt nedeniyle tahliyesi söz konusu olabileceği için, bu süreçten sonra uyarlamanın talep edilmesi hak kaybına sebebiyet verecektir. İhtiyati tedbiri talep eden tarafın, mahkemede talebinin haklılığı neticesinde kendisini yaklaşık olarak ispat edecek delilleri sunması gerekmektedir. Herkesçe bilinen olayların ispatına gerek olmadığı gibi salgın süresince her işyerinin etkilenme derecesinin de tedbir kararına sebebiyet vermeyeceğini önemle belirtmek gerekmektedir. İşbu tedbiri talep eden tarafın dayandığı sebebi yani bu durumda mali durumunu gösterir belgeyi eklemesi gerekecektir.

Uyarlamayla birlikte talep edilecek ihtiyati tedbirin süresi ile ilgili olarak yine Bursa BAM 4.Hukuk Dairesi 2021/58 E. ve 2021/75 K. 21/01/2021 tarihli kararında;

“ Covid-19 salgını geçici bir dönem olup alınacak tedbirin yalnızca bu dönemi kapsar şekilde yapılması gerekmektedir.Salgının etkilerinin tamamen ortadan kalktığı ve borçlunun iş durumu salgın öncesi normaline döndüğü zaman eski haline dönmelidir. HMK md.396/1’e göre koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilir.” şeklinde düzenlemiştir. Yani tedbir talebi, salgın etkileri bittiği zaman değil; borçlunun iş durumun eski haline dönmesiyle birlikte kaldırılmalıdır.
Atalay Aksay

Atalay Aksay

Yönetici

Yorum Yaz...

loading