Bugün, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını kutluyoruz. Bu büyük milletin tarih sahnesinde yazdığı destan, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki kahramanlarımızın cesareti ve şehitlerimizin fedakarlığı ile şekillendi. Bu kutlu yolda, zaferler ve başarılarla dolu bir geçmişi geride bırakarak bugüne geldik.
Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri, milletimizin bağımsızlık ve özgürlük arayışıyla şekillendi. İşte bu arayışın sembolü, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, büyük bir lider olarak tarih sahnesine çıktı. Onun önderliğindeki Kurtuluş Savaşı, milletimizin bağımsızlığını ve egemenliğini kazandığı bir destan haline geldi.
Şehitlerimizin kutsal toprakları bu zafer için sulandı. Onların fedakarlığı ve kahramanlığı, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşlarından biri oldu. Onlara minnettarız ve hatıralarını daima yaşatmalıyız.
Türkiye Cumhuriyeti ilk yıllrında, sadece zaferlerle değil, aynı zamanda ekonomik kalkınma ve toplumsal dönüşümle de büyüdü. Geleceğe umutla bakarken, geçmişten aldığımız güçle yol aldık. Eğitimden sağlığa, sanayiden teknolojiye kadar pek çok alanda büyük atılımlar gerçekleştirdik.
İşte bu büyük mücadeleler sonucunda 100 yıl geride bırakıldığında, temel değerleri üzerinde Türkiye Cumhuriyeti güçlü, saygın ve çağdaş bir ülke olarak ayakta duruyor. İlerlemeye ve gelişmeye devam ediyoruz. Birlik ve beraberlik içinde, daha büyük başarıları elde etmek için çalışıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını kutladığımız bu anlamlı gün, birlik ve beraberlik günüdür. Geçmişten aldığımız mirası gelecek nesillere aktarırken, yeni zaferlere yürüyüşümüzü sürdürmeliyiz. Umutsuzluğa kapılmadan, milletimizin birlik ve beraberliğiyle daha aydınlık yarınlara ulaşacağımıza inanıyoruz.
Bu vesileyle, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını kutlarken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, tüm şehitlerimizi ve kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyor, milletimizin birlik ve beraberliğini daima yürekten kutluyoruz.